Parla
- Seyhan Deniz Reis Bedir
- May 7, 2024
- 1 min read
Normal olmanı bekliyorlar. Hep orada, tahmin edilen, aynı insan olmanı bekliyorlar. Oysa yaşadıkça değişir insan.
Bir insandan gider gibi kendinden gidebilir.
Değişebilir de. Gökyüzü bile her gün aynı mı sanki, sen aynı kalasın!.. Tamam huyun, suyun
bilinebilir ama sen de yorulabilirsin. Olandan, bitenden, insandan ve hatta eşyadan.
Senin için en yanlış bilinecek şey aynı kalacağının zannıdır. Dünya döndükçe neden hep aynı olasın ki. Özgürsün. Hem de ayaklarının değdiği topraktan rüzgarla gökyüzüne uçuşan saçlarına değin sınırsızsın.
Yoruldunsa dur, sessizde kal. Kendinden yoruldunsa yenilen ama önce nadasa bırak kendini bir süre. Bu aralıksız akıp giden hayatta belki unutuldu ama topraklar nadasa bırakılırdı. Toprak dahi yorgun düşerken insanın hep aynı olması beklenemez. Tazelenmek için nadas en elzem ihtiyaç. Sen nadasını dinle, uyu uyan ve aç topraklarını dilediğince.
Ve insansın; etten,kandan, sudan ve milyarlarca yıldız tozundan oluşmuş bir noktasın şu evrende. Semadan bakılınca sadece bir pırıltısın, sönene kadar ışıldayacak olan. Değerlisin elbette ama değerin senin ellerinde olmalı.
Bir mücevher tüccarının kadife eldivenlerinin arasında değer biçilmemeli sana. Değerin ölçülebilir bir şey değil zira. Ölçü sensin. Bunu hep hatırla. Bazen o güzel sedef kakmalı ahşap kutuna saklanıp bütün kilitlerini kapayabilir, bazen de gerdanını aça aça meydana çıkıp parlayabilirsin. ya da bunların tam arasında bir yerlerde de olabilirsin.
Hepsi ama hepsi sensin. Sen, seni önceliklendir yeter ki...
Yanına gelen her şey seni renklendiren detaylar. Sana ışık yansıttıkça sarıl onlara. Olur da ışığını çalacak olurlarsa o sedefli kutun hep orada.
Hatırla güneş de her gece yerini aya bırakır. Ondan daha parlak olduğundan değil, nadasının vaktidir çünkü.
Parlamak için saklanmak parlamanın bir parçasıdır.
Hatırla, hep parlamak için zorlama kendimi.
Kendine izin ver. Sessiz, sakin ve ak derelerle.
Mutlak ışıldama ışığını besleyerek mümkün.

03.05.24
SdrB
Comments